5 Eylül 2022 Pazartesi

Ramazandan kalma duygular..

İmsakiyeyi de asınca , fosforlu kalemle günlerin üzerini çizmek de bir ramazan klasiğidir bizde. Teknolojinin pek çok konuda, el yordamıyla yaptığımız işleri açık ara geçtiği tabiiki doğrudur, ama vazgeçemediğimiz, zevk aldığımız duygu yüklediğimiz bazı şeylerde kesinlikle manuel kullanımdan yanayım. 

Özellikle şu pandemi döneminde teknolojiyi kötülesem vallahi çarpılırım.Bu teknoloji mesela bugün benim Amsterdam'daki öğrencilerimle buluşturdu. Ben o öğrencileri ekran karşısında sürekli gördüğümden, gerçek ortamda karşılaşsam birer TV yıldızlarıyla karşılaşmış gibi olurum herhalde. Hepsi o kadar gerçek ve aynı zamanda sanal ki. Önceleri tek başına ,kendi kendine konuşuyor gibi geliyor, ama sonra zamanla, bağlantı kabloları sana sevimli geliyor, öğrencilerin kapı zilleri, bebeklerinin ağlama sesleri, yerinden kalktığı anda görülen alt pijaması, soruları cevaplarken eli daha hızlı olanın puanları toplaması ...bir sürü şey katıldı ders ortamına. Sonra ben de çok şey öğrendim. Misal oturuşuma dikkat ederim karşımda öğrenci görmese de dersime olan saygımdan , kıyafetim de nasibini alır. 

Gel gelelim maskeleri attık, yayıldık, açıldık derken bir yaş daha geçti. Ben Mto dersleri ile uğraşırken, hayatıma bir eklenti daha iliştirip Arapça programına dahil oldum. Bunca işin arasında soluklanıp, "azcık otur ve rahatla", diye kendicağızımı uyardığım pek çok oldu. Bazen dinledi, bazen soluklanırken de bir sonraki yapacağı şeyi düşünmeden edemedi...

Hayatın kısa olduğu gerçeği ölümler, dogumlarla yüzümüze çarpılıyor. Mevlana'nın sözüne rast geldim diyor ki zât, " İnsan ölünce uyanır, sen akıllı ol, ölmeden uyan"

 Otur ve biraz rahatla..




1 Eylül 2022 Perşembe

On bir !

Çocuk parkında kızımı salıncakta sallarken ( Oğlum da o dönem çocukluk evresinde) , kadınlardan hep şunu duymuşumdur. Bunlar kolay günlerin, ilerde ergen olsunlar, genç olsunlar asıl o zaman işte görürsün.Gerçekten böyle mi yaa.. Yani ben sabah uyandığımdan itibaren kahvaltısı, oyunları, kitap okuma, kaliteli vakit geçirtme, yok tv izlemesin, yok benle otursun, dağınıklık toplama, iyi beslensin hadi yemek, yavrum gel beraber pişirelim, gezdirelim, hava aldıralım.. Gerçekten bundan daha zor zamanlar mı gelecek diye düşünürdüm. 

Evet gerçekten öyleymiş.. Dememi mi bekliyorsunuz :)) Hayır . Ben yine aynı kanaatteyim. Arkadaş zor yahu zor. Bebeklik çocukluk dönemi daha zor. Oğlum 18 kızım 11 yaşa gelmiş, aynı şeyi düşünüyorum. Ama ilerde ne olur, ne görürüm bilmiyorum. Ya da zorluklarından bahsettikleri gün daha gelmemiş de olabilir. :/ 

Evet kızım 11 oldu. Kendi işlerini ,hatta bununla beraber benim işlerimi halledebilecek kıvama geldi. Mutfağı bi güzel toplar , aynı ev hanımı gibi. Ama bundan bahsedilmesinden de hoşlanmaz. Ben şöyle kızımı ağız tadıyla bi övemem. Anneee ... ne gerek var şimdii.  :) Belki de söylediğim zaman onun için bir kıymeti kalmıyor.

Bu sene biraz daha verdiği cevaplarla ergen modunda olduğunu hissettirse de, bizimle konuşurken, ona bebeğimsi bakışlarımızı attığımız için bebeğimsi konuştuğu zamanlardayız. Hem bitanecik küçük prensesinizim, hem de büyüdüm artık. İkisi bir arada şampuan..

Şeker kız candimizin burnunda hafif sivilcer eşliğinde görülen ergenlik belirtileri, artan ses tonu, karşı çıkmalarda dengesizlik, sıkılganlık,salaş giyim gibi konularda da devam eder. Okuldan eve gelirken bile sıkılır hep telefon açar bize. Evini sever, odasını sever, kedisini sever.

Hep sev, hep sevil, e mi?


4 Mart 2022 Cuma

Ta-bim 17 yaşında!

Ta-bi 17 yaşında, ergenlik çağının zirvesini yaşayan bir gencimiz. 14 Ocak'ta dünyanın kendi etrafında dönmedine izin veririz:) Onun dışında zaten kendisine göre bu cümlenin  tersini yaşar yaşatır yavrum sağolsun.Çok değerlidir, zehir gibi zekaya sahiptir, almancası çok iyidir, görünüşü çok hoştur, ama her ergen gibi bunun tersini düşünür. Yani yaşıtları ne yaşıyorsa aynı şekilde ilerliyor normal olan bu, ebeveyn olarak bizler bunu kabul etmekte zorlansak da bu böyle. Doğum gününde  babası ve kardeşine sürpriz döner getirmesi( ben dışarıdan yemekten çok hoşlanmadığım için bana yok:)  gözümüzü yaşarttı nasıl sevindik. İşte böyle detaylara ihtiyacımız var, düşünceli olsun, insan olsun özünde iyi olsun, zaten en mühimi bu. Bu sürpriz bize yetti,öyle büyük beklentiler içinde değiliz. "Z" kusağı , metaverse, deizm , cinsel eşitlik gibi tatsız kelimelerin arasında büyüyen,bunlar arasında bir anlamlandırma kargaşası içinde bir yer tutturmaya çalışan gençlikten ne kadar ve ne beklemeliyim, Necip Fazıl'ın bir gençlik hayali fersah fersah uzaklarda.. Elimdeki bu genci şu şartlar altında " sevgi "  ve "güven "  verebilirsem ne mutlu bana. Ve onu ne kadar oturma odasında bizimle tutabilirsem kârdır gibi gelir bana.

Benim oğlumda özünde iyidir,merhametlidir, namazını kılmaya çalışır, bir şeye kızsa hemen pişman olur,hiç bir şey olmamış gibi yanımıza gelir, fazlası değil belki ama en azından görevlerini yerine getirmeye gayret eder. Çok arkadaş canlısı değildir, evcidir, mutlu olduğu yer evdir, saçına,dişine,kişisel bakımına önem verir( bu sene daha bir dikkatli). 

Bu sene bazı kayıplar yaşadık, önce evimizin kuşlarını kaybettik, onlarla güzel bağ kurmuştu, hep fotoğraflarını çekerdi, sonra arkadaşı... belki de hayatında bir dönüm noktasıydı, bir gecede sevdiği birini kaybetmek, ki oğlumun kalbine giren çok az kişi olmuştur ama Kerem bunu başarmıştı,Ps4 'te oyun oynadığı tek kişiydi mesela. Haberi aldığımızda hep birlikte sarılıp ağladık. Destek olmaya çalıştık,ne hissetti ,ne yaşadı belli etmez ama çoğu zaman göz yaşları ile ne yaşadığını belli etti( ediyor) . 
Neyse seneye doğum günü gelmeden atayım bu postu ben:)


 

16 Ocak 2022 Pazar

30lu sayıların sonundan merhaba!

                                          
                     
Bu senede korona uğramamış ender bir tür olarak hayatıma devam etmekteyim. Kısıtlamalardan dolayı, evde büyüme ve gelişmesini tamamlamaya çalışan bir şahsiyetim. Bu sebepten evden çalışma hayatı,online dersler, zoom , go to Meeting, Teams, Jitsi Meet zımbırtılarının incigine cıncığına kadar bilirim. Hangisi yüksek sese hassas, hangisinde powerpoint sunarken mause takılıyor bana sorabilirsiniz, zaten en çok bana soracaksınız ( Üstad Erol Büyükburç'a selam ederim..)

Ya bu sene sadece leblebiden bahsetsem. O varlık..o muhteşem varlık.. Allah bi özenmiş bi bezemiş şaşarsın.. Hayvan mama yemeğe doğru gidiyor hayran bakıyoruz, miyav diyor 
( bildiğin miyav) evde bir neşe.. Kavga ediyoruz, önümüzden geçiyor,dikkatimiz dağılıyor gülüveriyoruz.. Ailecek kedi hastalığına tutulmuşuz. Galerimiz full Leblebi. Her ne kadar eve kedi almaya karar verişimiz biraz hüzünlü olsa da iyi ki almışız
( Kuşlarımız fındık ve fıstığın ölümü üzerine kedi almaya karar vermiştik) ,neydi? 250 euro ile yapılabilecek en güzel şeylerden biri.

Bu sene neler oldu şöyle bir bakarsam,( bunun için fotoğraf galerisini şöyle bir karıştırmam gerekti) , kocamın güzel hediyeleriyle süslenmiş kollarımı görüyorum:) Kızımın ilkokulu bitirmiş ,yepyeni okuluna geçişinin belgelerini göruyorum. Yine kocamın nefis menemenini görüyorum ( insan nefret ettiği nasıl bu kadar mükemmel yapar yaa). Haftasonu cami kursumda şahane şeyler yapmışız rengarenk şeyler görüyorum. Arabayla Türkiye yolculuğu var, oğlumun ilk defa kot pantolon giyişini kutlamışım,Çorum'daki piknik parkında çılgınca eğlenmişim,boğazda yemek, Ankara'da dost kahvaltısı,Eskişehir'de Aynalı'da kahvaltı ( off tadı damağımda:( ),Gönül Dağı'na gitmeden durmamışı

m ama Sivrihisar pidesi yiyememenin hafif üzüntüsünü görüyorum.Araba bozulmuş motorun kokusu burnuma geldi.Zaten bundan sonra hep kedi hep kedi olarak fotograflar devamke.Buralara daha çok uğrasam ayrıntıya girerdim elbet ama hayatımda o kadar çok şey var ki, ye-tiş-ti-re-mi-yo-rum. Son dönem Karabük Ünv. Arapça programına da yazılınca hah şimdi şapa oturmaca. Olsun gayet memnunum, dünyaya kaç kez geleceğim.Taakatim varken bu da olsun bakalım. Rabbim güç kuvvet versin,hoş bir seda bırakalım biz de şu fâni âlemde.


Arsiv

FEEDJIT Live Traffic Feed

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...